Fotoğrafın bir sanat olabildiğini ve sanatın da evrensel düzeyde değerlendirilmesi gerektiği düşünüldüğünde, sanatsal çalışmalarda oldukça zengin bir zemin sunan doğa fotoğraflarında hala "PS var mı? yok mu?" konusunda takılmış olduğumuzu gözlemek, bana 'düşünsel bağlamda' aydınlatıcı olacağını düşündüğüm bu paylaşımı yapmayı ve bunun, fotoğraf izleyicisi açısından olduğu kadar fotoğraf üreticisi açısından da faydalı olacağını düşündürttü.
Öncelikle fotoğrafın teknoloji kullanılarak üretilen bir obje olduğunu hatırlatmakta fayda var. Dijital öncesi (Analog) dönemde filme kaydedilen görüntünün fotoğraf kağıdına basılmadan önceki son hali karanlık oda olarak adlandırılan çekim sonrası işlemlerle sağlanmaktaydı. O zaman bile, amacına göre, bir fotoğrafın kontrast ayarlarına, renklerine ve pozlamasına müdahale edilebiliyordu. Sayısal döneme geçişle birlikte, çekim sonrası işlemler karanlık odada kimyasal temelli olmaktan çıkıp, "aydınlık oda" olarak adlandırılan bilgisayar ortamında teknoloji temelli hale gelmiş oldu. Bu noktada bir fotoğrafa "fotomontaj" denen ve dışarıdan bir nesnenin eklenmesi ve çıkarılması ile oluşan durum olmasa bile, görüntünün son halini oluşturmak için hem teknik hem de estetik açıdan müdahale gereksinimi oluşmaktadır. Bu gereksinimler; kullanılan objektifin (kontrast ve keskinlik açısından yetersizliği) veya sensörün (elde ettiği renk bilgisini, görüldüğü gibi aktarmada ya da görüntü çözünürlüğünün yetersizliği gibi) fotoğrafın çekildiği andaki atmosfer ve ışık koşulları gibi dış etkenlere bağlı olarak teknik anlamda üstesinden gelemediği durumları içerdiği gibi; fotoğrafçının kendi algısıyla edindiği ve herkesin fizyolojik özelliği ve algısına göre değiştiği (göreceli olduğu) bilinen (renk, kadraj, ışık etkileşimi gibi) çevresel verilere, fotoğrafçının aktarmak istediği anın özelliğini vurgulamak üzere yaptığı estetik düzenlemeleri içerir...
Comments