Her zaman eksikliğinden dolayı serzenişte bulunduğumuz önemli bir konudur 'deniz kültürü'. Üç tarafı denizlerle kaplı olmasına rağmen çok azımız denizlerimiz hakkında bilgi sahibi sayılırız. Bu konuda kültürümüzü geliştirebilecek çok sayıda unsur olmasına rağmen, yapılabilecek en keyifli uygulamalardan biri açık su yarışları olsa gerek.
Benim de ilk kez geçen sene haberimin olduğu ve bu vesileyle kendimi deneme imkanı bulduğum "1500 metrelik Açık su yarışı" bana oldukça ilginç bir deneyim katmıştı. Bu sene kendimi başka bir etkinlikte bir kez daha deneme imkanı buldum ama işin güzel ve unutulmayacak tarafı çok özel iki amaca hizmet ediyor oluşuydu.
Bu sene, Kuşadası Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve Kuşadası Belediyesi'nin bu organizasyonunu duyunca, etkinliğin başta Cumhuriyetin 100.yıl kutlamaları dahilinde yapılıyor olması ve katkılarımızın, ÇYDD'nin "Her kulaç bir umut" kampanyası kapsamında kız çocuklarının okutulmasında kullanılacak olması itibariyle, bu çok değerli bulduğum etkinliğe katılmak benim için ayrıca önemliydi.
Yarışma, organizasyonunun güzelliğine hava da aynı güzellikte eşlik ettiği bir ortamda, 83'ü erkek 37'si kadın olmak üzere 120 kadar yarışmacının katılımıyla gerçekleşti. Yine bir güzellik olarak, 15'ten 75'e kadar her yaştan yarışmacıya rastlamak mümkündü. Hakem işaretiyle başlayan yarışın en zorlu kısmı parkurun güneşe doğru bakmamızı gerektiren bir doğrultuda geçilmesi gerekliliği oldu. Yüzerken şamandıraların yerini görünceye kadar fazladan ne kadar yüzmem gerektiğini bilemiyorum. Yine de, okyanustaki tanker misali karşılaştığım bir kaç dalganın yarattığı sersemliği saymazsak, yarışın oldukça dingin bir deniz ve muhteşem bir hava eşliğinde gerçekleştiğini söyleyebilirim.
Her ne kadar bir yarış olarak anılsa da her yarış gibi burada da asıl olan katılmaktı ki özellikle bu yarışa katılmak, kapsam ve anlam bakımından yeterince özel ve tatmin ediciydi.
Öncelikle dereceye giren tüm sporcuları kutladığımı belirtmek isterim. Özellikle belli yaşın üstündeki katılımcıları üstün bir performans sergiledikleri için ve buraya katılma cesareti göstererek, parkurda sonuna kadar gitmeyi başaran Down sendromlu kardeşlerimizi ayrıca tebrik ederim...
Yarışma bittiğinde ciddi bir efor sarf edilmiş ve yiyecek bir şeyler bulma çabası kaçınılmaz olmuştu haliyle ama Kuşadası Belediyesi'nin ikram aracı yarışmacıların imdadına yetişmişti. Yiyebileceğiniz en lezzetli makarna böyle bir yarıştan sonra yediğiniz olabilir, benden söylemesi :)
Güzel insanlar, güzel sohbetler ve güzel bir hava eşliğinde gerçekleşen bu etkinlik, böylesi bir dönemde çok değerli bir niteliğe vurgu yaptı. Bu nedenle, etkinlikte emeği geçen Kuşadası Belediyesi'ne ve Kuşadası Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği görevlilerine emeklerinden ve hassasiyetlerinden dolayı en derin teşekkürlerimi sunarım.
Nice 100 yıllara...
Esenlikle,
NOT: ÇYDD bağışlarınız için link: www.cydd.org.tr